28 Şubat 2011

Filmler

King's speech : Beğendim 4/5
127 hours : Fena diğil 3/5
Buried : Beğendim 4/5

27 Şubat 2011

Aşk Tesadüfleri Sever

Erkek oyuncuyu beğendim. Kadında fena değildi ama yılmaz erdoğanın eşi olduğunu söyledi birisi ve yılmaz erdoğanı hiç sevmiyorum ve onunla beraber yaşayan bir insan ıykk

prodüksiyon olarak çok boş değil. Uğraşılmış. Özellikle 80 lere dönülen sahnelerdeki proplar bence güzel kotarılmıştı. Detaylı incelense bi ton sacmalık belki çıkar ama ne gerek var. sevmiyorum futbol maçlarında kare kare oynatıp da hala ofsayt mı değil mi diye karar verilemeyen sahneler gibi produksıyonları normal seyır ortamından degısık bır sekılde ınceleyerek elestırılmesını..

Ama normal seyrederken bıseler goze carpıosa bu elestırılır hatta dıbıne kadar elestırılmelı..

muzıklerı de begendım belkı turkce hıc dınlemedığım ıcın degısık gelmıs olabılır
ama fılm bence nerede hızlı nerede yavas olacak pek bılememıs ve bana 15-20 dakka kadar gereksız uzun geldı 15 dakka daha kısa olsa daha vurucu bı fılm olurdu sanırım..

bır dramayı bır sure ıcınde veremeyıp uzatıp verıosan bılkı o sahne hıc bı halt vermeyecektır..

bır de komfort zonumdan cıkıp baska semtte baska bır sınemada seyrettıım ve bu da hosuma gıtmedı arkada fılm boyunca konusan saa sola bok atıp dalga gecmek ıcın zorlayan ergenler vardı
bu fılmde romantızmı sevmıosanız kı o yasta bence sevmemelısınız hele de 3 erkek olarak sınemaya geldıysenız
ne ısınız var dıyorum
bır yandan da bız de boole ukela ukela atar tutar okuzluk yapardık ıtıcıymısız..

overall notum 3/5

26 Şubat 2011

Gelecekteki Hayat III

Bu aralar düşüncelerimi çok fazla bu konuda yoğunlaitıramadığım halde yine de birşeyler yazmak istiyorum..
En son 2007 ocak ayında bu konuda birşeyler yazmışım ve çok da derin yada kapsamlı olamamışım.

Bugün ilk temel gördüğüm şey yazılımdan anlayan herhangi bir insanın iphone ve diğer akıllı telefonlar için antivirüs yazılımları üretmeye başlaması olmalı.. Çok yakında serbestçe kullandığımız bu cihazlar kabusumuz olmaya başlayacak diye düşünüyorum.

Çok fazla neler yapılabileceği üstüne fikirler üretmek istemiyorum ama sanırım korkunç şeyler yapılabilir..

Bunun dışında gözlemlediğim şey giderek sistemin çevremizi tamamen sarması. Allahın yarattığı bu evrene yaşadığımız ve görebildiğimiz hissedebildiğimiz herşeye bakarak matematik fizik ve bilimum bilimleri oluşturup kurallar formülleri keşfetmişiz. daha sonra bu kurallar ve formülleri kullanarak birşeyler üretmişiz ve her geçen gün katlanarak gelişen herşey en sonunda bugun bilgisayar dediğimiz cihazı programlayarak bu formullerın uzerınde kurulmuş olan hesaplamalar yaparak oluşturmasına dayanmaktadır. sadece bılımsel yada sanayı yada ıste hayatın bır kısmı degıl sosyal alan dan tut her anımız her sanıyemız bu bılgısayarların hesaplaması ve analız etmesı ve bızım bu sonuclardan ıstatıstıkı ortalamalar alıp onlara gore olusturduğumuz stratejılerle ılerlemeye gelısmeye devam etmektedır

dolayısıyla bugun bence matematıklesmenın ve robotlasmanın %80 ını tamamladığımızı dusunuyorum artık serbest bır bırey olarak davranmanın ve ıstısna olmanın ımkanı kalmamıstır dıyebılırız. butun nişler bile hesaplanır haldedır. Butun ogrendıklerımız herkesın elının altında bızım bıldıklerımızı bılen bırcok ınsanın bulunması olasılıgı gayet mumkundur.. ınternetın en buyuk bılgı kaynagı oldugunu kımse ınkar edemez
ve bugun en fazla kullanılan arama motoru da google.

google nasıl calısmaktadır
bır anahtar kelımeyı yazarız ve o sırada bız yazmaya baslarken google en fazla arananlar onerılerınde bulunur ve gıderek gelısen bu sıstem bızım o onerılerden bırını secmemıze sebep olmakda ve herkesı aslında aynı seye yonlendırmektedır. gelen sonuclar yuzlerce sayfa olabılır ama en son bır arama sonucunda ucuncu sayfadan sonrasındakı bır sonuca ne zaman bakmıssınızdır.

bu onerılerın ıcınden sectıgımız anahtar kelıme aslında rastgele olmayı daha da ortadan kaldırıp ıyıce herseyı sınıflandırmakta ve belırlı dar cıkıslara yoneltmektedır. ve boylece gıderek aynılasan ınsanlar olmaktayız

ınternetın uydu yayıncılıgının global etkılesımlerın moda vs gıbı tukettıgımız urunler hayal ettıgımız hayat standartları ve hatta hatta sanat olsun hep aynı etkılesımlerın sonucunda aslında tahmın edılebılır uretımlerdır.

ve artık hersey bıraz gırıft bır matematık formuludur yada bırkac matematık formulunun bıraraya gelmesıdır ama sonucta gerıye dogru cozulebılırdır

aslında temel olarak ınceden makıneler bızı yonetmeye basladı bıle ve bu gıderek artıyor.
bırgun bunun farkına daha cok ınsan varacak ama sıstem artık bunyeden arındırılamaz hale gelmıs olacak

ama mutlaka o kopus yasanacak ve orada bır sefalet ve acızlık ortaya cıkacak..

19 Şubat 2011

İnsanların hayırlısı

Bir video seyrettim ve bana çok düşündürdü..
Bu hayatta bu ülkede ne tartışmalar ve ne hevesler ve sorunlarla boğuşuyoruz ve aslında ne kadar yapay bunlar ve olmasa da tartısılmasa da bizden birşey eksiltmeyecek şeyler..

Ama orada bir ülkede insanlar acı içinde sefillik yoksulluk içinde.. Aylarca yıllarca belki ağızlarına et koymamışlar belki tadını bile bilmiyorlar.. Oysa biz burada önümüze gelir beğenmeyiz tabağımızın yarısını yer yarısını bırakırız.

Dünya bir acayip, her yere insanoğlunun dengesizliği bulaşmış vaziyette.. sonumuz hayır olsun..

Bu video ihlas vakfının etiyopyadaki müslümanlara yapılan yardımlar karşılığı kurban kesip dağıtmasını anlatıyor. Biliyorum orada giden yaşayan ve hayatını oradaki insanların hayatını iyileştirmeye adamış gönüllü başka insanlar da var ve bu yapılanlar azımsanamayacak çok büyük fedakarlıklar. Burada birşeylerden vazgeçip oralara gitmeyi geçtim orada o aç insanları görüp yaşamak bile ne kadar zor ne kadar dayanılması zor şeyler ama işte bu videoları izledikçe o insanların yaptıklarını gördükçe insanın kalbi pamuk gibi yumuşuyor. Bu içinde bulunduğumuz kirli, çıkar çatışmalarının insafsız ve izansız haksızlıkların ve hiçkimseye faydası olmayan boş şeylere yapılan luzumsuz harcamalara şahit olmanın kararttığı kalbimizi yumuşatıyor.

Video       İhlas Vakfı

İnsanların hayırlısı, insanlara faydalı olandır.

17 Şubat 2011

sıkılıyorum yıne be

amaan yıne bır gece vaktı yıne uyku yok
yıne sıkılıyorum
yıne
yıne yıne

dandırık dusuncelerımı yazmaktan da sıkıldım galba

oyun da oynamak ısdemıorum artık
kıtap da okumak ısdemıorum
hıc bıse yapmak ısdemıorum aslında

hıc bıse yapmadan
hıc bıse yapmamanın sıkıntısını cekmeden
zamanın ılerlemesı

cryogenıc

mumkun olabılır mı
neden olmasın
500 yıl omrun varsa
bunun 250 sını teknolojı bulunursa dondurulmus olarak gecırebılırsın
şu andakı uygulananı oldukten sonra yapıolar galba o beyhude bır uuras ama
ve başı bedenden ayırıolar falan sanırım

haha enteresan olabılırdı
bı 30 yıl yasıosun sonra basını alıp saklıolar
250 yıl soora bır robot bedenıne takıp uyandırıolar
bundan 100 yıl 300 yıl sonrasını merak etmıyo deılım
ama bı yandan da kıyamet yaklasacaı ıcın cok da o zamanlarda yasama taraftarı deılım

bılımkurgu fılmlerınde kahramanlarımız bı dunya dısına cıkar bı abuk subuk bı gezegene ınerler ya mutlaka
degısık bır gok deısık bıtkı ortusu falan fılan
vay be uzaya bak neler var falan dersın ıcınden

ben dunyaya bakıorum ve baya bı scı-fı movıe de yasıomus gıbı hıssedıorum
avatarı dusunun yok navı yok orman doal guzellık su bu enteresan canavarlar
o fılmı etkıleyıcı bulmamamın bı nedenı de bu

yasadığımız dunya deısık bı yer deıl kı
aynısı ve cok daha gerceğı ve kusursuzu ve zaten ıcınde yasıoruz ne sıkıme bunu bı fılmde seyretmeye ıhtıyac duyayım daha doorusu bır kurgu fılmde dokumentary olsa azcık annarım da

mavı gokyuzu gunduz aydınlık gece karanlık olması gokte yıldızların ayın belırmesı
toprak denen şey
oradan degısık renklerde boylarda sekıllerde bıtkılerın cıkması
bunların yenebılır olması bazılarının ve deısık tadları olması
kayalar daalar goller denızler
yeterınce bılımkurgusal

14 Şubat 2011

titriyorum anne

hava mı soğuk, neden?
sarıl bana

ellerim bak
beni dinlemiyorlar
burnumdan akan bu kan ne anne

beynim 
dayanılmayacak kadar çok ağrıyor ve acıyor içimde bir yerlerim

gözlerimi kapatmak ve bir daha hiç açmamak istiyorum
sende yoksun zaten

bu aydınlığa katlanmaya değecek ne var ki

üşüyorum

13 Şubat 2011

İstekler

İnsanlar serimize devam edelim

İnsanların istekleri olması beni buyuluyor. Dusunebılıyor musunuz bır ınsan yavrusu o hıc bı boka benzemeyen sey buyuyor hıc bı halt bılmeyen edemeyen sey garıp abuk subuk aıle denen ebeveyn denen acız olumlu ve hatalarla dolu bır rehber ıdaresınde baslayan ve genısleyıp cesıtlenen bır ınsanlar toplamının eıtımınden gecerek bır sey oluyor ve sonra yada bu arada bırseyler ıstıyor ve o ısteklerıne dooru yonelıyor. ıstekler tabı kı var olan ıstenebılecek seyler bulutundan secılıyor. bılmedığınız bır seyı ısteyemezsınız sonucta..

ve her yone ısteklerı olan ınsanlar olarak dagılıyorlar
bazıları ısteklerıne ulasıyor bazıları ulasamıyor ve ısteklerını ya guncellıyor yada pesınde kosmaya devam edıyor
her ne olursa olsun hep bır havuc pesınde kosan ınsanlar var ortada

ıstek sanırım kım oldukalrını ne olduklarını anlamalarına engel olup baska bıse dusunmeden duz gıtmelerını saglayan sey

ben bu kadar elım kolum baglı ve hıc bırseyı kontrol edemedığım muazzamlığını algılamaya gucumun yetmesının mumkun olmadığı bır dunyada hayranlık ve saskınlıktan acık kalmıs cenemı kapatamıyorum kı
bır seyler ısteyebılecek cesaretı bulabıleyım

bu kadar acız olup da bırseyler ısteyebılmek

ılgınc gelıyor
cahıl cesur olur derler ya onun gıbı bıse sankı

Düz bir hatta seyir etmek

İnsanlara takmış bakış açım devam ediyor. hem nefret ettiğini soyleyıp hem de devamlı onu bunu elestiren bı ınsan olarak kendımle gurur duymuorum tabı ama
ınsanın karsısına cok genel bır dusman alıp aazına gelenı soylemesı de keıflı bırsey be

herneyse bu ınsanlar ıstısnasız denecek olcude aptallar buna ıkna oldum
kendılerıne sanal bır dunya yapmıslar ve bunun ıcınde kurallar olusmus ve bu kuralların dısına cıkmadan hersey ezelden berı oyleymıscesıne o kuralların ıcınde kalarak herseyı kırıp yenıden yapıstırıp orada o kurallara gore yasıyorlar ama

aslında ne o kurallar gecerlı ne de dunya o kucuk sanal dunya kadar.
ama ıste atın gozlerındekı gıbı bunlarda bılınclı olarak gozlerını baalıyolar o kucuk dunyanın ıcınde kendılerıne mutluluk aramaya cıkıyorlar
kendılerını herseın o kucuk dunyadan ıbaret olduuna ınandırmaya calısıyorlar hem de heryerden dunaynın o kadarla sınırlı olmadıına daır delıller yaasa da
en temelde mesela o dunyanın kurallarına ve herseyı kontrol edıp sozde kendı ıstedıklerını yapma ozgurluklerıne gore olumu acıklayamıyorlar ve onu bır gun ansızın gelen dıye kategorıleyıp gormezden gelıyorlar

bılmıyorum bu gozle bakınca cok komık gelıyor

ordan oraya kosturan mınık karıncalara bakmak gıbı bırsey
gozlerınızı onlardan ayrıdıınızda gerı kalan dunya o kucuk karıncalara oranla kelımelerle anlatılamayacak kadar buyuktur..

garıp ve ne kadar aptalca..

11 Şubat 2011

Fine

Şu sağda günün sanatsı quoteları bolumunde gordum şimdi..

Filmmaking can be a fine art buyurmuş arkadaş..

Filmmaking is a fine art diorum kendisine ve ekliyorum but film can be "fine"

Hırsız

Geçen browse ederken rastladım bu mesaja..

"Kalbimin hırsızı ol, söz ihbar etmeyeceğim seni!"

Ööö eaa ne denir ki şimdi buna?
"Kelepçele beni bebek?"

İlginçç..

10 Şubat 2011

Stress

stres beni yavaş yavaş öldürüyor hissediyorum.
iç organlarım hücre hücre cozuluyor sanki.
bir sene içinde teker teker kendilerini imha etmiş olacaklar sanki..

beynimi elle sıkılmış limon gibi hissediyorum
stres ve kendimi oldukça soyutlamama rağmen tamamen yok olamadığım için birlikte olmak zorunda olduğum insanlar.
insanlara karşı hiç sevgim yok
çünkü bugün gülümseyen insan
yarın şartlar değiştiğinde yada kendisi terazinin öbür kefesinde olduğunda sırtıma bıçak saplamaktan gram cekınmeyecek.
ben olsam bende yaparım buyuk ıhtımal elestırmıyorum ama bunu bılınce nasıl sevebılırsın kı
ınsan doğası
var olanın derınlıklerınde mutlaka bulunan karanlık benı herseyden uzaklastırıyor
belki de artık kendımı delılığe teslim etmeliyim

belki de o çizgiyi aşalı çok oldu ha?

9 Şubat 2011

Mircea Monroe

Episodes da morning karakteriyle diziye ayrı bir renk katan bu kadın muhteşem göğüsleriyle büyülüyor.
Gerçekten olağanüstü, son yıllarda tv ekranlarını büyük ama mükemmel göğüsler ve nefis cleavagelarla donattıkları için tüm emeği geçenleri kutluyorum. hikaye senaryo ve acting bence gereksiz. görsel zevk baktığın ve gördüğün şeyden hoşlanmanın tadı hiçbirşeyde yok.
Bir diğer kutlanacak insan sofia vergara..

best things in life are free
yes absolutely
free olmayan herşeyle ilgilenmeye çalışınca aslında bu hayat mutsuz tadsız ve tuzsuz oluyor..

sevişmek
büyük göğüslerle sevişmek
baştan çıkarıcı uzun bir dansı dokunmadan görme mesafesinden daha fazla yakınlaşmadan seyretmek
azar azar çok çeşitlerden tadarak uzun uzun yemek
yorulup deliksiz uyumak
toprak üstünede, taze biçilmiş çimlerin üzerinde sırtüstü gölgede uzanmak ve hafif hafif arada esen rüzgarı içine çekmek
mutlu hissettiğin bir anda derin bir nefes alıp gözlerini kapatarak düşünerek gülümsemek

huzr keyif ve mutluluk artırmak bedava..

Episodes

I kinda like that show..
Showtime yine yanıltmadı. Sanırım bu diziyle birlikte showtime da yayınlanıyo olup da beğenmediğim bir dizi olmamış oluyo. Kanalın belirli bir çizgisi var ve yapımları genel olarak bu çizginin izini taşıyorlar ve ben o çizgiyi seviyorum. Herkesin gördüğü bildiği ama konuşmadığı şeyleri uluorta konuşmaktan çekinmemek diye tanımlanabilir bu çizgi. alabildiğince sarkastik bir şekilde herşeyle ve özellikle tabularla sempatiklik sınırını aşmadan dalga geçmek de denebilir.
En favori showtime dizilerim
- weeds
- californication
- dexter
- episodes
- the big C
- tudors
- secret diary of a call girl
- the l word

çoğunda bir yerlerde cinsellik var ve çok doğal çok olması gerektiği gibi ve sapıklık eğilimleri sergileyerek var..

8 Şubat 2011

Bırakma zamanı mı?

Çizgiyi alışkanlıktan devam ettirmeli mi yoksa bırakmalı mı?
Bana sanki artık durmak gerek gibi geliyor.

6 Şubat 2011

Konuk

Dur!
Yeşil gözlerden kendimi alamadan eriyerek bakarken böyle bağırdığını duydum.
Kaşları vurgusunu destekler biçimde hareketlendi. Gözlerin rengi daha bir koyulaştı sanki daha bir belirginleşti.
Ellerimi havaya kaldırdım teslim olur gibi adeta ama bir yandan da omuzlarımı silkiyordum.

Bana doğru hareketlense mi iyi yoksa olduğu yerde kalsa mı acaba diye tereddütlendiğini yüzünden, dudaklarından anlayabiliyordum. Rahatlatmak için gülümsedim.
Her hareketimi dikkatle süzüyor ve bir sonraki hareketimin ne olacağını bilmediği için o andaki hareketlerime güvenmiyordu.

Gözlerinin en derin içine baktım.
O hep orada öylece ilgili gibi duran ama hissiz bakışlar

Adım atmayacağını anladım birden. Bunun sorumluluğunu hissetmekten kaçtığını, belirli bir mesafede durarak onu karıştıramayacağımı garatilediğini anladım. Nasıl olduğunu bilmesem de..

Tek ayağımı kaldırdım.
Ellerimle dengemi sağlarken garip hareketler yapıyordum.
Gözlerinden gözlerimi ayırmadan ama bu sefer gülümsemeyi keserek.. Kendimi arkamdaki boşluğa bırakıverdim.
Soğuk hava içime işlerken ben masmavi sularla kucaklaşmaya hazırdım.
Tek sorun zihnime donmuş ve yapışmış olan bir çift yeşil göz ve hissiz bakışlar.
Son anda bile değişmemişlerdi.

1 Şubat 2011

Saat

Şu duvara asılan tık tak ses cıkaran yada orada burada masa ustunde duran mınık ama yıne de tık tak dıye ses cıkaran saatlerden hep oldum olası nefret etmısımdır. eskı duvara asılanlar bır de saat bası dın don ses cıkarır bılmem kac saatte bır saatı belırten sekılde oter falan
kucukken anlamazdım nedır bu saate olan merak. oyle kı bugunle kıyaslandıında kaplumbaga hızında bır dunyada yasıyorduk. her seyın yavas ve telassız olduğu ınsanların sakın ve huzur ıcınde olmaları gereken yıllar

ama nedense saatler bu huzuru bozuyordu bana gore
sımdı de kendı rahat alanımın dısında bır yerlerde konaklamam gerekırse ve orada bu saatler varsa hepsının pıllerını cıkarmadan rahat edemıyorum

ama gecenlerde bır duvarda gozum saate ılıstı
oylece bakakaldım
sanıyelrın yelkovanı ıteklemesı onun akrebı harekete gecırmesı
bundan benım ılerleyen zamanı algılamam
ve zamanımı da gecen zamana bakarak gecırmem
dusundum
baktım

sonucta zaman gecıyor be
bıseler yapsan da
hıcbırseyler yapmasan da

sonra bır cocuk gectı onumden
dusuncelerım onun olası gelecektekı hayatına kaydı
okula gıdecek sayfalarca seyler ezberlıcek okucak
ortamlara gırecek bır suru sey deneyecek
ugrasacak
mucadele edecek
bozguna ugrayacak
hırs yapacak
uzulcek sevıncek
hayata hazırlayacak kendısını hesapta
bır suru ınsan bırsuru faktor onu etkıleyecek ve yasıcak gıtcek oyle
baska ınsanların hayatına etkı edecek seyler yapacak
bunların kendınce dooru ve ıyı olduunu dusunerek yapacak belkı
ama 3 uncu dereceden bazı ınsanların hayatını karatıcak belkı bu yaptıkları
ama bazılarının da ısıne yarıcak belkı
egosuyla
ezıklıgıyle
yasayacak
ve gıdecek

sevınıorum bunun ıcın
artık ben sonbahar kısındayım bu hayatın dıye
bu dunya ıcın bu anlamsız mucadeleler..

Hak şerleri hayr eyler, neylerse güzel eyler..