21 Mayıs 2007

Soft

Mavi ışık.. Hep bunu hayal etmiştim. ve neden şimdiye kadar bu hayalimi gerçekleştirmediğimi bilemiyorum. hayallerimin içinde en kolay gerçekleştirilebilecek olanı.. aslında unutmuştum da bu hayalimi. ama geçen bir arkadaşım okul yıllarımızdan dem vururken resim öğretmenini anımsatınca hatırladım. resim atölyesi ortaokuldaki. gerçekten cin aliyi bile kötü çizen ben.. o resim atölyesine hastaydım. buzlu camları kahverengi ahşap çerceveleri. 20-25 şövale siyah tavanlar, duvarlar açık mavi ve kırmızı mavi ışıklar. enteresan adamdı "resimci" her neyse

mavi ışık. mavi uyduruk bir bezin ardından verdiğim mavi ışık. gözüme 50 santim mesafede. gözlerimi kırpmadan bakıyorum. beynimin mavileştiğini hissetmek hoşuma gidiyor. hiç sarı ışık denediniz mi. ya kırmızı ah benim favorilerimden biri mordur. zaten bu alternatif renklere karşı özel bi ilgim var pembe, mor, lacivert..

sarı ışık mesela beynimi değil daha çok bedenimi boyamıştı. mavi ama sadece beynimde calışıyor çok net hissedebiliyorum giderek sarıyor..

mm organımın kalktığını hissediyorum. demek ki mavi ışık acaba ama saçma mavi soğuk değilmidir. derken dudakları hissediyorum. öpüyor. aralanıyor ve beni içeri çekiyor. bir anda mavinin nasıl da beni uzaklaştırdığını farkediyorum. iki tane sarışınla gelmiştim buraya.. gözlerimi ışıktan almak istemiyorum ve ellerim saçları buluyor. diğeri nerede acaba diye düşünüyorum. ve bir yandan bütün maviyi emdiğimi hissederek. mavinin dışında birşeyler oluyor bedenimde beynim yavaş yavaş hakum olduğu alanları taramaya başlıyor. ve bir anda diğerinin nerede olduğunu anlıyorum. kıçımdaki parmak umarım mavidir diye düşünüyorum. saçları arkaya toplayıp ellerimle kafayı bedenime bastırıyorum. bir an gözlerim aşağıya kayıyor ve ayılıyorum. önümdeki yüzü ittiriyorum. kıçımdaki eli savuruyorum. mavi ışığa bir tekme atıyorum. bir yerden bir rüzgar vuruyor ve tüylerim dikiliyor. herşey yalan derecesinde sahte ve yarım kalmaya mecbur. rüzgarın geldiği pencereye doğru yürüyorum. belime kadar aşağı sarkıp rüzgarı bütün vücudumla hissetmek istiyorum. ve kendimi biraz daha öne eğerek boşluğa bırakıyorum. ah harika mükemmel serinlik bilincim düşme hızım arttıkca bana yaklaşma hızını arttırıyor. rrüzgarla birlikte giderek ayılıyorum. yere çarptığımda bütün vucudum uyarılmış ve ayık bir haldeyken şiddeti hissediyor ve beynimi her zamanki o siyahlık sarıyor yine başa mavi ışıktan öncesine döndüm lanet.

Hiç yorum yok: