20 Mayıs 2007

Tomato Soup

Bütün herşey domates çorbasıyla alakalı. Çok bir bilgim yok bu çorbanın nasıl yapıldığıyla ilgili ama içmekten keyif aldığım bir çorbadır. içine bir de böyle kıtır ekmek parcacıkları atınca hoşuma gider yarı çorbayla yumuşamış ve domatez tadını özümsemiş ama magmasında hala kıtır ekmeği dislerimle ezmek ve kıtır kıtır sesi zihnimde duymak. bilmiyorum çorbanın tadı bir yana bundan da acaip zevk alıyorum. ve ve bu çorbaya insanlar illa rendelenmiş kaşar peyniri yakıştırırlar evet güzel olabiliyor ama her zaman için bunun domates çorbasının içim keyfini sakatladığını ve bu yüzden de bu çorbaya yapılan büyük bir haksızlık olduğunu düsünmüsümdür. kaşar peyniri herşeye giden bişey zaten bırakın bu çorbaya karıştırmayın çorba zaten yeterince lezzetli ki.. bilmiyorum acaba nasıl yapılıyor bu çorba ylüzlerce domates ezilerek bir temel madde elde edilip suyla genişletilerek mi yoksa bir kutu domates püresi ve su mu yoksa hazır çorbalardan bir paket mi ama hepsinin tadı farklı farklı olur sanarım. olabildiince ilkele gidip onu tatmanın en ii damaa ulasmanın yolu olduğunu düsünmekteyim. her neyse domates çorbası evet. soğuk kış aylarında sıcacık ve lezzetli. ama anlatmak istediğim bu değil aslında baharatlar evet baharatlardan bahsetmek istiyorum...

baharatlar bir yemeğe lezzet mi verir yoksa bazı tadları gizler mi. baharat makyaj mıdır yoksa süs mü.
off makyaja da mı dokundurdum
bu konu çok derin olacak yaz yaz bitmeyecek ve ben simdiden üsendim özür dilerim geçiyorum..

ah evet çocuklar arkadaşlarımın çocuklarıyla bir kaç saat geçirdim ve bir anda bütün çocuk isteim söndü. bir şeyi farkettim öylesine yaratıklar ki çocuklar her yaptıığınız ve söylediğiniz hareketi alıp resmen emip ona göre tepkilerini oluşturuyorlar. çok net gördüm bunu ve ürktüm diyebilirim. bir minik bomboş beynin role modeli olup twisted bakış açımla zihnine belki çok aşırı derecede engin bir bakış açısı yerleştirebilirim ama bir yandan da dehşet büyük bunalımların ve tatminsizliğin insanı yapabilirim ki. yaparım isteyerek yada istemeyerek en sonunda bu olur ve bunun için çocuum olmamalı sanarım diye düsündüm. zor zanaatmış.

hayat devam ediyor. bugünlerde çok net farkettiğim bir diğer mevzu ise. çok fazla insanı sevmeyin yani tabi ki nefret etmeyin ama bir kaç tane insanı gerçekten sevin ve onların yüzünü güldürün ve sizin de yüzünüz gülsün hep beraber gülümseyebileceğiniz bir iki yada üç kisiniz olsun etrafınızda bu çok yeterli olabiliyor. hayat budur gerisi detay ve kafa karıştırıcı. zevklerin temeline inmek ve saf keyfi kazıp çıkarmak "değen birşey".

Hiç yorum yok: