9 Aralık 2011

sessizlik

Sessizlik.. Sakinleşmek için arkama yaslanıyorum.. Gözlerim kapalı. Karanlık var önümde etrafımda Zihnimi yavaşlatmak için bekliyorum. Sakinleşiyor herşey. Kalp atışlarım, kanın dolaşımı, düşüncelerim Birer birer yok oluyor düşünceler. Aralarına boşluklar doluşuyor. Giderek artan boşluklar. Her boşlukta bir huzur kaplıyor içimi.. Ah ne çok isterdim ama ne mümkün. Gerçekte olan ise tam ve katmerli tersi. Durduramıyorum kendimi. Boğulmanın da ötesine geçtim. Nefessiz ama nefes alamamanın acısını katlanarak hissettiğim bir şekilde devam ediyorum. Kocaman bir hiçlik ve boşluğun içinde oradan oraya savruluyorum. Çıldırmakla delirmek arasında bir yerdeyim hissedebiliyorum. Korkularımın hepsi açığa çıkmış vaziyette, bütün isteksizliklerim görünür durumda. Ayaklarım hep geriye hep geriye doğru gidiyor. Delirmek istemediğim için kendimi zorlayarak ileri fırlattığım her an da yere düşerken hissedeceğim acı bile çok uzun sürmüyor. gelip geçiveriyor ve sonrası tam bir hissizlik anı. Tamamen hissiz ve duygusuzum artık. Hiçbir şeye anlam veremiyorum. O kadar yabancılaştım ki gerçeklerden. Yok gibiler. Hiçbir şey yok artık. Etrafıma bakıyorum. Hareket eden gördüğüm herşey beni azami derecede şaşırtıyor. Nereden geliyor bu ivme bunu nasıl üretiyorlar. Neyi neden niçin yapıyorlar. Artık titremelerimi de serbest bıraktım. Yılların gerginliğini de boşalttım. Olacaktan kaçış yoksa neden gelsin de görmeyeyim ki bir an önce. Aptallıktan o kadar nefret ettim ki. Herşey artık beni rahatsız ediyor. Herşey aptal gibi geliyor. Bütün bu platformu anlamlı kılan halıyı altından çektim galiba. Çok anlamsız.

Hiç yorum yok: