8 Aralık 2010

Eat, Pray, Love

Çok enteresan bir şekilde nefret etmedim filmden..
Harika da değil tabi ki zaten böylesine boş bir konuyla olamaz da..
Ama italya sahneleriyle, bali deki julia'nın kaldığı evi çok beğendim.. Ev denebilirse tabi.

1 yıl öyle bir yerde tasasız yaşamak isterdim.
evet aslında kelime bu tasasız yaşamak. Kadının yaptığı da bu ama neden en sonunda kendini gidip yeni bir döngünün içine attı anlamadım.

Evli idi. ayrıldı. Çevresini herşeyi bırakıp uzaklara gitti yeni birilerini tanıdı ama sadece neşeli anları paylaştı sonra oradan ayrıldı yerleşmeden ilişkiler başka yere gitti orada takıldı ordan kalktı başka yere gitti hep bir yerlere gidip oralarda toz duman dağılmaya bir şeyler çökmeye başlayınca hemen ayrılıp başka yere gitti ama filmin sonu saçma bir şekilde bence film bütün anlatmak istediklerine ters bir şekilde bir aşkın yaşanması ve yaşatılması gerektiğini vurgulayarak bitti. İtalyada ye, Hindistanda dua et, Balide sev. newyorka yerleş..

sevgi falan direk boş birşey. varsa alırsın vermek istiyorsan verirsin ama kaptırmamak lazım. önemli ve gerekli olan kendi başına mutlu ve tasasız olabiliyor musun. bunu engelleyen faktörlerin nedir. bunlardan neden kaçmıyorsun yada yok etmiyorsun. hayat o kadar kısa ki mucadele etmek bıle gereksız. boş alan çok yonunu değiştir arkada bırak falan..

kaygının yanlış olduğunu anladım. kaygı ömrü kısaltıyor. hayatın nelere gebe olduğunu bilmeden neden kaygı duyar ki bir insan.. gerçi böyle deyince sanki benim kontrolum dışında oluyormuş gibi herşey geldi. oysa cuzi irademiz var.. yaptığımız herşeyi biz diliyoruz ve sorumlusu da biziz.. ama kocaman bir topluluğun içinde herkesin iradeleri ve gitmek istedikleri yön olunca sen manipule edebildiğin etki alanı kadar adım atabiliyorsun. bu da sıkıcı tek başına ne kadar çok olabilirsen ruhun ve varlığın o kadar özgürleşiyor. iste ve yap (allah nasip ederse)

Kader : pek anlaşılmayan bir şey gibi gelir insanlara. basit bir izahi var. Kaderde yazılı olmak.. bizim yapacağımız herşeyi allah bilir. ve o isterse bunları yaratır. dua ile değişebilir. allah bizim dua edip etmeyeceğimizi de bilir isterse dualarımızı kabul eder ve birşeyler değişir değişen şey sonrasında yapacaklarımızı da bilir allah. ve bazı sevdiği kullarının yanlış şeyler yapmasını istemediği için onların istediği kötü şeyleri yaratmayabilir.

sonuçta şunu anlamak gerekiyor. elimizi ayağımızı biz yonetıyoruz gibi gorunse de biz irade ediyoruz allahü teala da bunu isterse yaratıyor ve anca o zaman irade ettiğimiz şey gerçekleşebiliyor. O izin vermese ve yaratmasa hiçbirşey var olamazdı.

2+2 eşittir 4 bu rakamlar olduğu için bu işlem doğru olmadı. zaten iki artı iki dört ediyordu biz sadece rakamları bulduk ve bu işlemi ortaya çıkardık..
insanlık tarihine bakınca bütün bulunmuş üretilmiş sanatından bilimine herşey de sadece var olanın adının konması. neyin nelerle nasıl birleştirileceğinin keşfi ve bunların biraraya geldiğinde neyi oluşturacağını görmekten ibaret. neyse cahil aklımla çok da konuşmamalıyım ama büyük islam alimlerinden islamiyetin ahlakını öğrenmek gerektiğini düşünüyorum. insan okuyunca mükemmelliği ve ruha ve bedene uygunluğunu ve verdiği huzuru hissedebiliyor

her türlü yanlış sapık inanca ve inançsızlığa beni saplanmaktan koru Allahım..

Hiç yorum yok: