9 Mayıs 2011

Soğuk Toprak

Sanırım yaz da olsa kış da olsa o toprak hep soğuk olacaktır.
Sesler boğuklaşarak yitip giderken kıpırdayamadan hissedilen soğukluğu hayal edebiliyorum. Bir ara bir mırıltılı haykırış iyi bilirdik diyecek ve onu duyacağım belki..

Acaba o ses nasıl gelecek. İnanılır mı gelecek, adetten söylendiği belli olacak mı?
Orada acaba kaç kişi olacak.
Bu sıkıntı bitse de gitsem diye düşünen kaç kişi?
Omuzlayıp tabutumu kaldırıp da taşıyan kaç kişi.
Caminin avlusundan eh görevimizi yaptık diye ayrılanlar kaç kişi.

Kaç kişi toprak atmaya gelecek.
Kaç kişi 1 yıl sonra zyarete gelecek. Bir fatiha ile ruhumu belki de rahatlatacak kaç kişi..

(Bir kimse tanıdığı kabir yanına gelip selam verirse, meyyit de onu tanır ve selam verir. Tanımadığı kabrin başına gelip selam verirse, selamına cevap verir.) [Beyheki] 

Onu tanıması ve selam vermesi, meyyitin onu gördüğünü ve selamını işittiğini göstermektedir. Çünkü ölmek, bazı cahillerin dedikleri gibi, yok olmak olsa idi, onun bütün duygularının yok olması lazım gelirdi. Meyyit kendini ziyaret edeni, kabri başına geleni görmektedir. Görmeseydi, dünyada tanımamış olduğunu tanımaması bildirilmezdi. Birincisini tanıyarak cevabı veriyor. İkincisinin selamına, tanımayarak cevap veriyor.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kabrimin yanında, benim için okunan salevatı işitirim. Uzak yerlerde okunanlar bana bildirilir.) [İbni Ebi Şeybe] (Diri olan işitir. Bir söz, diri olana bildirilir.)


(Peygamberlerin vücudunu toprak çürütmez.) [Ebu Davud]

(Her Peygamber, kabrinde diri olup namaz kılar.) [Beyheki, Ebu Ya’la]

(Ölü kabre konurken, ayak seslerini işitir.)
 [Buhari] (Diri olan işitir.) 

(Ölüler yaptığınız iyi işlerinizi görünce sevinir, kötü işlerinize üzülürler.)
 [İ.Ebiddünya] (Diri olan sevinir, üzülür.)

Hiç yorum yok: