23 Nisan 2008

Başlıksız yazmalarım geldi yine. hala feeling weird.. değişik birşey tanımlayamıyorum.. korku elbette her daim tabanda.. yaşandıktan sonrası nefreti.. ah seviyorum gavurca post durumları.. buhran belli ve gülerek karşılayanlar çoğunlukta.. hala bildiğinin en mükemmel ve olması gereken olduğunu diretenler var.. akılsızlık ürkütüyor.. köşelerimizi yuvarlattırmıyorlar anne..

her neyse.. siyah daha da siyah olamayacağına göre en kötü ihtimalle böyle.. sadece son geldiğinde artık buraya kadarı kavrayabileceğim ve o da uzun sürmeyecek diye tahmin ediyorum..

sevdiklerim uzaklaşın daraltıyorsunuz beni.. sen kırmızı.. sen pembe.. sen mor üstüne çalınmış uçuk yeşil... bugün derin derin içime çekerken tazelendiğim yemyeşil çimenlerin tazeleyici kokusu gibi sizi de kullanmak istiyorum ama buna izin vermeyin yoksa değerinizi yitirir en nihayetinde kullanılmış olursunuz belki de karbondioksit..

tık tık tık kısa ve uzunlar ardı ardına.. ses yormuyor da zihnimin uğultusu mu o beni rahatsız eden..

o değil.
bu değil
o da değil
şu hele hiç değil
seçim yapmak zor
bir de seçenekler eşit ölçüde mükemmel yada berbat olurlarsa..

kendimi kaybettim sayılır.. ofluyorum sadece.. benden artık anlam çıkmaz bu saatten sonra.. çok şeyler yitirildi çok sular çarptı yüzeye şekil değişti artık tanınmaz duygusuzca herşeye sırıtan bir yüz gibi sadece tertemiz ve parlıyor.. hisler kokmuyor bile artık renklerini ise hiç arama.. en son bir belli belirsiz turuncu gördüm sadece.. .

1 yorum:

Adsız dedi ki...

yeşil ol sarı ol mavi ol siyah ol ama sakın şeffaf olma.

bu arada siyahtan daha siyahının olmadığını düşünüyorsan oldukça optimist birisin demektir, evrenin en siyah yerini merak ediyor musun? sadece gözünün alışması meselesi, o da bir an meselesi, yaşamaya bak dostum senin de sıran gelecek elbet